Gerçeğin değersizleştirilmesi!

Reklam sektöründe yeni bir kavram oluştu: Post-Truth dönemi. Gerçeğin değersizleştiği, önemsizleştiği bir dönem olarak tanımlanıyor.

Yani reklamlarınızı yaparken ne söylediğiniz değil ilettiğiniz mesajın hedef kitlenizdeki algısı önemli. İnsanların, markanıza ve reklamlarınıza dair hissettikleri önemli. Mesajın kendisinden yani sizin hakikatinizden daha da önemli olan bu duruma Post-Truth deniyor. 

Bu güven meselesini gündeme getirir ki yapacağınız her reklam aslında güven vermelidir. Tüketicinin kalbinde taht kurmak kolay iş değil. Bunu başarabilmek için söylemleriniz, reklam metinleriniz tüm zamanlarda tutarlı ve bütüncül olmalı. Ve en önemlisi süreklilik arz etmeli.

Bizce kişilerin karekterleri gibi kurumlarında kimlikleri var ve reklamda önemli olan bu kimliklerinizi hedef kitlenize doğru yansıtabilmek. Daha geleneksel, toplum kültürüne önem veren bir firmaya hizmet veriyorsanız siz modern, aykırı tasarımlar yapamazsınız. Yapmamalısınız. Gerçeği değersizleştirmek olur ki bunu tercih etmemelisiniz. Bu durum firmanıza uzun vadede büyük zarar verebilir.

Her firmanın, yaptırdığı reklamlardan büyük beklentileri var. Bu nedenle bazen  absürt dediğimiz reklamlar yapılabiliyor. Aslında yapılan araştırmalar şunu göstermiştir ki insanlar sansasyonel haberleri, kötü içerikli mesajları daha çabuk yayıyorlar. Olumsuz bir içerik anında çok büyük kitlelere ulaşabiliyor.

Bu olumsuz yoldan reklam yada tanıtım yapmayı tercih etmek için genelde iki seçenek var. Birincisi Dezenformasyon, yanlış veya doğruluğu bulunmayan ve kasıtlı olarak yayılan bilgi.  Rakibi rencide etmeyi, aşağılayıp küçük düşürmeyi amaçlayarak yapılan bilgilendirme. Yada  Misenformasyon ise gerçek bir bilginin eksik, yanlış ya da yanlı bir şekilde iletilmesidir. 

Bence her ikisi de savaş durumlarında veya sonrasında ülkeler arası politik ilişkiler, lobi faaliyetleri yada pazarda büyük pay alan büyük şirketler dışındaki firmaların bilinçli olarak tercih etmemesi gereken durumlar. Zaten bu yöntemler çok kolay yönetilebilen yöntemler de değildir. 

Reklamlarınızda doğru mecrada doğru söylemler, insanlara güven verebilir ve sizi markanıza olan inancını arttırabilirsiniz.  Son dönemlerde çok kullanılan mecralardan biri olan Sosyal Medya, bence çok doğru kullanılmadığında güven kaybına neden olabilir ve satışlarınız düşebilir.  Bazen hesapların sahte takipçi satın aldığını görüyorum. Çok büyük bir hata. 

Eğer siz o binlerce sahte takipçinin olduğu bir yerde paylaşım yaptığınızda 15-20 kişi beğeniyorsa size olan güvende sarsılma kaçınılmazdır. 

Doğrudan daima doğrudan yana olmanız dileğiyle…